Sizleri Cansu ve Nazime ile tanıştırayım.. İkisi de futbol aşkıyla yanan pırıl pırıl kızlar. Visa’nın Top Toplayıcı projesi kapsamında İngiltere’ye gidiyorlar. Bir maçın kaderini değiştirecek rolü üstlenecekler. İkisi de çok heyecanlı. Merakla İngiltere’ye gidecekleri günü bekliyorlar…
.
Cansu, Robert Kolej’de… Nazime, Darüşşafaka’da okuyor. Bir yandan spor yapıp bir yandan eğitimlerini başarıyla birlikte yürütüyorlar. Hatta Cansu’nun hayali Amerika’da futbol bursu ile okuyabilmek. Her ikisini de gördüğüm anda içimi geleceğe dair büyük bir umut kapladı. Aferin kızlar!!! Hep böyle devam edin. Hırsınıza azminize hayran kaldım…
Beni en mutlu eden şeyse zorluklarını bildikleri kadın futbolu konusunda karşılaşacakları engellere karşı duruşları. Nazime’nin cevabı buna en güzel cevap: ‘Korkmak yerine konunun üzerine gidiyorum. Zorluklara karşı pes etmeye hiç niyetim yok. Görün bakın büyük başarılara imza atacağız!’
Kızlar tüm kalbimle sizi destekliyorum. Gelecek sizin sayenizde daha güzel olacak.
Cansu’cum seni tanıyalım…
-17 yaşındayım. Bursalıyım. Robert Kolej’de yatılı okuyorum.
Futbolla ilk tanışman nasıl oldu?
-Eskiden bizim sitede her akşam, erkek çocuklar sahada futbol oynarlardı. Ben futbol izlemeyi çok sevdiğim için yandaki banklarda onları izlerdim. Ama hiç oyuna dahil olma şansım olmamıştı. Bir gün yine ben izlerken, sitedeki Yiğit Abi, beni yanına çağırdı, “Sen hep bizi izliyorsun. Hiç de sesin çıkmıyor, gel katıl bize” dedi. Demesiyle futbol oynamaya başladım! İlk oynayışımda mutluluktan o kadar her şeyi unutmuşum ki, ezan saatinde eve gitmem gerekirken annem, gelip beni sahada bulana kadar dışarlarda kalmışım! O zamandan beri hem futbol oynuyorum hem de takip ediyorum.
AİLEM, KARARLARIMA VE İLGİ ALANLARIMA HEP SAYGI DUYDU. FUTBOL TUTKUMA DA
Ailende futbola ilgisi olan var mıydı?
-Annem ve babam pek meraklı değiller. Ama Hüseyin dedem, DSİ Nilüfer Spor’da ve Bursa Genç Karması’nda top koşturmuş. Küçükken beni Atatürk Stadyumu’na maça götürüp, futbolla ilgili her şeyi en ince detayına kadar anlatırdı. Hala Bursa’ya gittiğimde maçları birlikte takip ederiz.
Futbol oynamak istediğini söylediğinde, tepkileri ne oldu?
-Ailem kararlarıma ve ilgi alanlarıma hep saygı duydu. Futbol tutkuma da saygı duydular. Beni belediyenin yaz spor okuluna yazdırdılar. Hatta, babam, beni kalede çalıştırdı.
Seçmeleri kazandın ve temmuz ayında İngiltere’ye gideceksin. Final maçında da hayli zorlu bir görevin olacak. Sana ne hissettiriyor böyle bir deneyim?
-İnanılmaz mutluyum! İnşallah 31 Temmuz’da, İngiltere’de Nazime’yle ülkemizi en güzel şekilde temsil edeceğiz.
Peki “Top toplamaya gideceğim” deyince insanların tepkileri ne oluyor?
-Futbolun içinde olmayanlar, “Nasıl yani! Altı üstü bir top atmak için seni İngiltere’ye mi götürüyorlar!” gibi yorumlarda bulunuyor. Tabii bilmediklerinden. Eğer topu, doğru zamanda oyuncuya verirseniz, bir golün asistini yapabilir veya önemli bir atağı engelleyebilirsiniz. 2018 yılında Jose Mourinho, Tottenham-Olympiakos maçında golden öncedeki topu veren çocuğa, “maçın adamı” ödülünü verip, aynı zamanda tebrik etmişti. Umarım ben de final maçında güzel bir golün asistini yapabilirim.
FUTBOL KENDİMİ KEŞFETMEMİ SAĞLADI
Meslek eğitimi ve futbol arasında kalacak olursan hangisini seçmeyi planlıyorsun? Beraber götürebilecek misin?
-Hedefim, Amerika’da yüzde 100 burslu bir şekilde spor yönetimi okumak. Bu nedenle, meslek eğitimimin spor aşkıma engel olacağını düşünmüyorum. Daha sonrasında yine Amerika’da hukuk okuyup, ileriki yıllarda ülkemizi Ebru Köksal, Berna Gözbaşı gibi başarılı bir spor kadını olarak temsil etmek istiyorum.
İçinde futbol ateşi olan kız çocuklarına ne söylemek istersin?
-Futbol, benim kendimi keşfetmemi sağladı. Bir sürü kız çocuğunun hayatını değiştireceğini düşünüyorum.
Nazime’cim biraz da seni tanıyalım…
-Darüşşafaka Lisesi’nde okuyorum. Elazığ’da annem, anneannem ve abimle birlikte yaşarken, Darüşşafaka sınavından haberdar oldum ve sınava girdim. Kazanınca da burada yeni bir hayata başladım. Evet, küçük yaşta ailemden ayrılmak zordu. Ama zorluklarla mücadele etmek, hepimizi güçlü kılıyor. Beni de kıldı. İlerde kadın futbol dünyasında ismini duyurmuş ve kadın futbolunun bilinmesinde rol almış biri olmak istiyorum. Milli takımımızda yer almak da hedeflerim arasında. Spor yönetimi ve sporcu hukuku okumak istiyorum.
Futbol aşkın ne zaman başladı?
-Kendimi bildim bileli futbola aşığım ben! 6 yıldır lisanslı ve aktif bir şekilde futbol oynuyorum. Futbol yeri geldiğinde, bu dünyadan kaçış alanım oluyor. Yeri geldiğinde de kafamı toplayabildiğim bir alan. Tüm olumsuzlukları, futbol oynarken geride bırakabiliyorum. Zayıflıklarımı futbol oynarken, güce dönüştürebiliyorum. Kısaca hem mental hem de fiziksel olarak futbolun bana güç verdiğini söyleyebilirim.
En çok nesini seviyorsun futbolun?
– Beni ben yapan ve cesaret veren şey futbol! Her şeyini seviyorum. Takım olma hali de bana güven veriyor. Darüşşafaka Genç Kız Futbol Takımı’nda sağ açık olarak önde oynayan bir oyuncuyum. Hızım ve yeteneğim gayet iyi. Ama en önemlisi hırsım. Cesaretimi takımımdan alıyorum. Saha içinde oynarken, arkadaşlarımın cesaretlendirici destekleri hep kulağımda oluyor. Bu şekilde, hem onlar beni hem de ben onları motive ediyorum. Her birimiz, bir diğerimiz için oynuyoruz. Bu yüzden futbolun, en çok bu birliktelik duygusunu yaşatmasını seviyorum diyebilirim.
OKULUMDA SPOR KOLU BAŞKANIYIM
Okulunda spor kolu başkanı olmuşsun. Nasıl bir şey spor kolu başkanı olmak?
– Spor kolu başkanı olma nedenim, kız arkadaşlarımın bir kısmının, düzenlenen spor dalı organizasyonlarında, erkekler kadar yer almaması… Çekiniyorlar. İnsanların düşüncelerinden etkilenerek, kendilerini geri plana atıyorlar. Onlara hem cesaret hem de alan tanımak için bu yola girdim. Farklı branşlarda saha içi, saha dışı turnuvalar düzenleniyoruz. Fikstür ve duyuru posterleri hazırlıyoruz, yer ve zamanları ayarlıyoruz. Aynı zamanda okuldaki spor bölümü hocalarıyla iletişimde kalıyoruz. Tüm bu görevleri üstlenerek, her turnuvada hazır bulunuyorum. Spor kolu başkanı olmak böyle bir duygu; her sporu sevmek, hepsiyle ilgilenmek ve kendini spora adamak…
ÖN YARGILARI KIRARAK, KADINLARIN GÜCÜNÜ HERKESE GÖSTERMEK HEDEFLERİM ARASINDA!
Okulunda turnuvalar düzenliyorsun, hakemlik yapıyorsun. Aynı zamanda futbol oynuyorsun. Bayağı çok yönlü bir spor insanı olmuşsun…
-Spor, benim olmazsa olmazım! Şimdiye kadar spor sayesinde pek çok kazanım elde ettim. Bunların arasında, kızların sesini duyurmak da var. Kızlar, istediği her şeyi yapabilir. Ben bunu herkese kanıtlamak istiyorum. Bu amaç uğruna, çalışma yapan ve birçok kişiye rol model olan insanlar var. Ben de onlardan biri olmak istiyorum. Ön yargıları kırarak, kadınların gücünü herkese göstermek, hedeflerim arasında!
Kendini 10 yıl sonra futbol konusunda ne yaparken hayal ediyorsun?
-10 yıl sonra kendimi, milli takımda oynarken hayal ediyorum. Aynı zamanda bir spor akademisi kurmuşum ve onun başındayım. Spor aşkıyla yanıp tutuşan gençlere, destek oluyorum. Spor yönetimi eğitimi almış biri olarak hayal ediyorum kendimi. Sporla hala iç içeyim ve sahip olduğum maddi-manevi tüm desteği genç sporcularla buluşturuyorum. Hayallerim bunlar.
Gelelim İngiltere yolculuğuna. Kadınlar final maçını, futbolculara en yakın sen izleyeceksin. Bu sana ne hissettiriyor?
-İnanılmaz heyecanlıyım! Büyük bir fırsat ve deneyim olacağını düşünüyorum.
Top toplayıcıların görevlerini biraz anlatır mısın? Neden önemli bu iş?
-Top toplayıcılık görevini, futbolu iyi bilen kişiler üstlenir. Bu kişiler, topun taca ya da kornere çıkmasından sonra, oyunun soğumaması ve devam etmesi adına, oyuna top sokan kişilerdir. Bilindiğinin aksine önemli bir görevdir. Topu hemen oyuna çıkaran top toplayıcının, oyunun akışına olan etkisi çok fazladır. Önemi de bu noktada başlar aslında. Oyun üzerinde etkisi olan top toplayıcısı, maçı dikkatli izleyerek, topu direk oyuna sokmalıdır ki bu durum, oyun üzerinde olumlu bir etki yaratsın. Aynı zamanda bu görevdeki kişiler, yeri geldiğinde oyuna soktukları toplarla da atılan goller üzerinde bir nevi asist yapmış olur.
Cinsiyet eşitsizliğinin en derin yaşandığı alanlardan biri futbol. Bu seni korkutuyor mu? Mücadele etmeye hazır mısın?
– Elbette hazırım! Hayallerimin başında bunu değiştirmek var. O yüzden korkmak yerine, bu konunun üstüne gidiyorum. Pes etmeye de niyetim yok! Benim gibi futbol tutkusu olan pek çok genç kız var. Görün bakın, bizler büyük başarılara imza atacağız!
